TURGUT KOYUNCU’YA
(Allah Rahmet Eylesin)
Gün sonu, yirmi beş Ekim,
Kaf dağından ağır yüküm.
Dünya bir olsa vermezdim;
Yaratandan geldi hüküm.
Nasibi bitmiş tasında,
Amansız dert yakasında.
Ölümüne tutsak olmuş;
Yoğun bakım odasında.
Nazik beden aşınıyor,
Doktorlar ne düşünüyor.
Turgut göçünü toplamış;
Yeni eve taşınıyor.
Enfeksiyon kurmuş pusu.
Boğazından geçmiyor su.
Eşi on senelik gelin;
Daha körpedir yavrusu.
Pembe yanaklar morarmış.
Hortumlar vücudu sarmış.
Şu dermansız hastanede;
Çekeceği çile varmış.
Dertler canını yakıyor,
Bir yandan dua okuyor.
Turgut dokuzuncu kattan;
Minik Elif’e bakıyor.
Yasaktır yanına girmek.
Varıp durumunu görmek.
Ziyaretine gelenler;
Bekleşiyor öbek öbek.
Doktordan halini sordum.
Ne dediyse hayra yordum.
Mevla’m ömür verir diye;
Bir umutla bekliyordum.
Hekimlerin başı serin.
Zaman kısa, yara derin.
Kötü haber harap etti;
N’olur birde müjde verin.
Istıraptan ter döküyor,
Acısı yürek söküyor.
Turgut evinin önüne;
Çeşit çeşit gül dikiyor.
Kara haber geldi yeni.
Kedere gark etti beni.
Hiç kem sözünü duymadım;
Nasıl unuturum seni.
Orta güz geldi geçiyor.
Yıkımlara yol açıyor.
Ecel hep yetkini değil;
Bazen de civan seçiyor.
Kötü dertler arınmıyor.
Yol bitince yürünmüyor.
Arkadaşları toplanmış;
Turgut niye görünmüyor?
Arabası açık gri,
Gelmez oldu çoktan beri.
Bir boşluk var yüreğimde;
Ne yapsam dolmuyor yeri.
Zehir oldu yiyecekler,
Soldu tomurcuk çiçekler.
Elif, Canan bundan sonra;
Kime baba diyecekler.
Bir çift kumru kondu dala,
Dert koymaz ki, murat ala.
Bir tanesi yaralanmış;
Diğeri yüklenmiş sala.
Turgut’a rahmet dileyin.
Canan’ına söylemeyin.
Babam nerde derse, Elif;
Soğulcak’a gitti deyin.
Takdir böyle, hüküm kesin.
Kesildi ılık nefesin.
Telefonundan arasam;
Acep duyulur mu sesin?
Tüm, Yahyalı etti sökün,
Tabutuna güller dökün.
Fatiha okuyun dostlar;
Nur dolsun mezarı yekûn.
Sağ geldi ölü gidiyor.
Ağzımın balı gidiyor.
Hakkınızı helal edin;
Turgut’un Salı gidiyor.
Yaran açılmış kanıyor,
Gözlerinden yaş iniyor.
Sabreyle ey can çiçeğim;
Rabbimiz bizi sınıyor.
Virüs bulaşmış goncaya.
Can dayanmaz bu sancıya.
İman, Kuran yoldaş olsun;
Merhum Turgut Koyuncu’ya.
Mehmet Postallı / 25.10.2010